11 Ocak 2008 Cuma
9 Ocak 2008 Çarşamba
Bana Verilen En Büyük Hediye
Paşa Bey Arda, dün dedesini ve babaannesini ziyarete gitti. Bizimki dedesinin sırtını çiğnemiş, kendince masaj yapmış, su bidonuna saldırmış vs... Sonunda eve dönüş yolunda uykuya dalmış. Dedesinin kucağındaki rahat ve bir o kadar da mutlu/mesut duruşuna bakar mısınız?
Bugün anne-benim yaşgünüm. Buradan herkese yaşımı beyan edip moralimi bozmayacağım. Belki fazla demode olacak ama Arda benim için en büyük hediye. Yaşgünümü kimse hatırlamasa ya da hiç hediye gelmese bile umrumda olmayacak. Ardişkom sabah beni öptü kendince, yatakta oyun oynadı. Daha ne isterim ki ben...
Gelelim dün geceki sefamıza. Ardişkom babasının profiterolünden tattı. Ardından takmakla kalmadı. Çünkü tatlıyı vermeyi kesince avazı çıktığı kadar bağırdı, ağladı. Mecburen biraz daha yedirdik. Bir insan bu kadar mı profiterol sever?! Biz kaşıkla veriyoruz, sıpa oğlum kahkaha atıyor. Fotoğraf makinesiyle yakalayamadım gülüşlerini. Ama dün gece çok mutluydu aşkım. Fotoğrafın üzerindeki saat ibaresinden de göreceğiniz üzere saat 23:45. Ama bizimki cin gibi uyanık profiterol peşindeydi. Üfff biz yanmışız... :)
Ve işte diğer aşkım Damla hanım. Haftasonu "Şeyşe" diye peşimde dolanan zilli benimle fotoğraf çektirmek istedi. İşte çektiğimiz pozlardan bazıları...
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)