Daha sık görmemiz gerek Ayşe Duru’yu. Biz bayılıyoruz bu kıza. Tek dileğimiz çocuklarında birbirlerini ileride sevmeleri :):):) Kafasındaki fıskiyesi ile boncuk gözler bir arada harika… Maşallah diyelim Ayşe Duru için.
Bir de Ardam Teyze demeye başladı. Kahvaltı sofrasında herkesin ortasında öyle bir Teyze dedi ki... Daha Damla bile bu kadar iyi teyze diyemiyor.
Seviyoruz bütün çocuklarımızı :)
21 Temmuz 2008 Pazartesi
Bir tatil de böyle geçti…
Geçen haftamızı anane ve dedenin yazlığında geçirdik. Damla hanım da oradaydı. Oğlumuzu az da olsa hırpaladığı için Ardacım sürekli tetikteydi. Hatta tetikte olmakta yorgun düştü sık sık.
Nihayet evimize döndük ve bizim ki rahat bir soluk aldı. Damlam çok güzel denize giriyor, havuzuna atlıyor, bıraksanız sanki kilometrelerce yüzecek. Korku yok, cesaret inanılmaz… Kendini soğuk sulara atıp atıp duruyor aşkım.
Arda bey ise, Damla’nın O'nu hortumla ıslatmasını takiben küvetteki ılık suya bile dikkatle giriyor ve mümkün olan en kısa sürede kendini dışarı atıyor. Küvetteki suya koşarak giden Arda gitti, yerine Damla sayesinde sudan korkan ürkek bir erkek geldi…
Damlamız kocaman abla oldu baksanıza. Şemsiyeli sandalyesinde oturup, parmak arası terliklerini giyip gazete okuyor. Havasından geçilmiyor...
Babam Damla için havuz yapmış. Öyle güzel olmuş ki… Sanırım bir dahaki gidişimizde havuzun üzerinde zıplayıp duran bir pinpon topu ile karşılaşacağız :) Babam çok maharetli…
İstanbul'a dönmeden önceki gün Hakan'ın ablasının evlerine gittik. Arda'yı çok merak ediyorlardı. Öyle güzel vakit geçirdik ki. Ardam kudurdu... Yedik durduk Arda'yı. Isırdık da denebilir :) Hakan ve Pınar kıskanacak durumu biraz, ama onlarla da en kısa sürede Arda'yı görüştürmeyi diliyoruz.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)