Damla'yı özledik ve koşarak Ören'e gittik haftasonunda. Neyseki iki hafta sonra İstanbul'a dönecekler ve bu hasret bitecek!..
Kuthan babamız bu hafta Çerkezköy'de işe başlayacak. Fabrikanın yeri uzak ve babamız Arda ile ne yazık ki daha az vakit geçirecek. Bu bizi üzüyor haliyle. Ama herşey Arda'ya daha iyi bir gelecek sağlamak için... Bakalım becerebilecek miyiz?
Ardacım suya iyice alıştı. Suyu görünce atıyor kendini. Annanesi öyle güzel yüzdürüyor ki bizim oğlanı.
Anlatmadan geçemeyeceğim: Ardacım BabyTV'de otobüs şarkısını dinlemiş ve çok sevmiş. Çocukların şarkının klibinde yaptıkları dansı da kendi kendine ezberlemiş. Bir gün bir baktık, Arda kitabının sayfasında otobüsün resmini gösterip televizyondan öğrendiği dansı yapıyor. Önce anlamadık tabi ne yaptığını. Sonra TV'de şarkıyı gördük. "Ih Ih" diyip dansı yapınca saldırdık tabi Arda'ya :) Biz de başladık "otobüsün tekeri dönüyoor, dönüyorr" diye şarkıyı söylemeye. Aman bizimki bir dans ediyor sormayın. Aşkım artık iyice büyüdü de kendi kendine öğrenip bize gösteriyor.
Söyleyebildiği kelimeler: "baba, dede, teyze, mama, ditti, bitti, del, git, düttü, kaka". Repertuar genişliyor :):):)